3 Haziran 2011 Cuma

Bu bent gelen sele dayanabilir mi?

kalbime çöken ağırlık gibi düşüyordu gökyüzü.
aklımdan silinmiyor hala, gülümseyen yüzü.

perçemi gibi bulutlar düşüyordu yoluma.
kalbimi koşturuyordu sarılırken koluma.

sus kadın, söyleme, yüreğim yarılıyor.
gök gürülderken sanki, cennet çağırıyor.

cennetten bir yıldırım, düşse de alsa canımı.
gönlüme bıraktığın ateşten, evvel silse adımı.

âb idi hayatıma neş'e katan, yaradan.
lakin şimdi bir bıçaktır can özümü kanatan.

içtikçe şar'âbını aşkın, kilit vurdum dilime.
kaidemde bir şahmaran, dolanıyor özüme.

bakma ey göz, parıldama, ruhum kanatlanıyor.
usun mahpusunda sözler aşka isyan ediyor.

hüküm veren de olsa, ismim şimdi anlamsız.
gökte güneş de olsa, yolum artık ışıksız.

sabır ey kalb, sabır bekle, biraz daha nefes ver.
bu karanlık geçer elbet, kanın sakla ümit ver...

Hiç yorum yok: